MANŞET!

KUR’AN NASIL OKUNUR VE DİNLENİR?

KUR’AN NASIL OKUNUR VE DİNLENİR? Karanlıklardan aydınlığa çıkalım, (Hadid 9) en doğru yolu bulalım (İsra 9) diye biz kullarına Kitabullah...

22.05.2017

ADEM Mİ ADEMLER Mİ?

ADEM Mİ ADEMLER Mİ?

Hepiniz gibi ben de hep merak etmişimdir, "acabai nsanlar yeryüzünde nasıl çoğaldı?" diye! Hz. Adem, Hz. Havva ve çocuklarımeselesi yani.
Çocukluğumdan itibaren sizler gibi bende defalarca duydumokudum:
“Önce Adem yaratıldı, sonra da Adem’in kaburga kemiğindeneşi Havva var oldu!”
Ya sonra?
“Sonra Adem’le Havva’nın hep ikiz çocukları oldu! Büyükolan erkekle bir sonraki batındaki kız kardeşi evlendi! Sonraki erkek de biryukarıdaki kız kardeşiyle evlendi! Çaprazlama kardeş evlilikleriyle insanlıkçoğaldı gitti!!!”
Hep böyle okuyup dinlemedik mi?
Gerçekten böyle mi oldu acaba? Önce Adem kendikaburgasından yaratılan(!) eşiyle evlendi(!), sonra da kardeşler birbiriyle(!)öyle mi?
Ben asla bu kanaatte değilim. Bunu ilerleyen bölümdeaçıklamaya çalışacağım azıcık sabredin.

Adem’in kendi kaburga kemiğinden(!) yaratılan Havva ile evlenmesi ve çaprazlamakardeşler evliliği meselesinin kaynağı nedir? Kur’an mı anlatıyor bunun böyleolduğunu?
Hayır hayır, Kur’an’la falan hiç mi hiç ilgisi yok!
Tevrat ifadelerin birebir İslam’a sokulmasından kaynaklanıyor!
Tevrat’ın anlatımını doğru zannedip bu ön kabuldenhareketle, Adem ve Havva'dan bahseden tüm Kur’an ayetlerinin Tevrat'la uyumluhale getirilme yanılgısından, çabasından kaynaklanıyor.
İlk insanın yaratılışı ile ilgili sözde Hadis ve diğerrivayetler de sırf Tevrat’ta anlatılanların doğru zannedilmesinin bir sonucudurişte.Tabi ki bu da benim kanaatim. Siz buna ister katılır ister katılmazsınızbir şey diyemem.
Ta gençliğimden beri, imam hatip lisesinde öğrenciykenbile hiç ama hiç inanmadığım Hadis diye bilinen şu meşhur rivayetle başlayalımmevzuya.
Hz. Havva’yı, dolayısıyla insanlık aleminin yarısınıteşkil eden kadınları ikinci sınıf yaratıklar gibi gösteren, Adem gibi başroldedeğil de filmin misafir oyuncu gibi tasvir eden bu rivayete göre Resulullah(sav) şöyle buyurmuş:

"Kadınlara iyi davranın, çünkü kadın kaburgakemiğinden yaratılmıştır. Kaburga kemiğinin en eğri kısmı üst tarafıdır. Onudoğrultmaya kalkarsan kırarsın, kendi haline bırakırsan sürekli olarak eğrikalır. O halde kadınlara karşı iyi davranın."
(Buhârî- Enbiyâ 1, Nikâh, 80; Müslim - Radâ, 60; İbn Mâce -Tahâre 77; Dârîmî - Nikâh 35)
Sahih(!) kaynaklar böyle diyor!
“Bak gördün mü, bu kadar kaynak vermişsin işte! Şimdi senbunu da mı kabul etmiyon? Goca goca alimlerimizden daha mı iyi biliyon he?İlmin ne ki senin? Hadis(!)leri inkar ederek nereye varabilirsin? Aklını başınatopla(!) Biz senin gibi ne Hadis düşmanları(!) gördük!” diyenler çıkabiliraranızdan. J
Eh okuyun bakalım şu ifadeleri de "sahih” denen burivayetin asıl kaynağı neymiş kendi gözünüzle görün:


“Tanrı Adem’i topraktan yarattı veburnuna yaşam soluğu üfledi. Böylece Adem yaşayan varlık oldu. Sonra Tanrı: “Adem’inyalnız kalması iyi değil” dedi. “Ona uygun bir yardımcı yaratmalıyım.” Ve RabAdem’e derin bir uyku verdi. Adem uyurken Tanrı onun kaburga kemiklerindenbirini alıp yerini etle kapladı. Adem’den aldığı kaburga kemiğinden bir kadınyaratarak onu Adem’e getirdi. Adem “İşte bu benim kemiklerimden alınmış birkemik, etimden alınmış bir ettir” dedi. Ona “kadın” denilecek, çünkü o adamdanalındı.”
Tevrat - Tekvin 2/7 ve 18 Tekvin 2/ 21-23

Kaburga hikayesinin aslı budur işte. Sizin anlayacağınız, Tevrat ayetleriniasırlardır Hadis diye yutturdular bu ümmete!
Şayet Tevrat ifadeleri Kur’an ile örtüşmüş olsaydı elbettehiçbir itirazım olmazdı, ama durum böyle değil ki!
Havva’yı Adem’in kaburga kemiğinden yaratmak, kadınlarıneğri eğe kemiğinden var edildiğini, asla düzelemeyeceğini söylemek kelimenintam anlamıyla insanlık aleminin yarısını aşağılamaktır. Kur’an böyle biranlayışı reddeder.
Kur’an asla “Kadın eğridir, kadın eksiktir, kadınnankördür, kadın zayıftır… vb demez.
Ya ne der?
Kadın erkek ayrımı yapmadan:
“İnsan zayıftır.” Nisa 28 “İnsanacelecidir.” Enbiya 37 “İnsanhırslıdır.” Meariç 19 “İnsannankördür.” Hud 9 vb vb… buyurur Rabbimiz.

Yani en ufak bir cinsiyet ayırım yapmadan kadını da erkeğide içine alacak şekilde “insan”a vurgu yapar Yaradan.
Bunun içindir ki ne kadar sahih denilen, ne kadargüvenilir görülen Hadis kitaplarında geçerse geçsin, böylesi uydurukrivayetlere zerre miktarı itibar etmem ben. Kur’an’a uymayan bir rivayet aslaResulullah’ın sözü olamaz çünkü, asla.
Kaldı ki Taberi ve İbn-i İshak gibi kimi eskimüfessirlerde bu rivayetlere hiç itibar etmemişler, İsrailiyyattır deyipgeçmişler.
Kadının eğri kaburga kemiğinden yaratılma hikayesi külliyen iftira velhasıl.
(Konuyu dağıtmamak için kaburga meselesini burada noktalıyorum.)

İyi güzel de, Havva’nın Adem’den yaratıldığı, bu ikisinin çocuklarından dainsan neslinin çoğaldığı Kur’an’da anlatılmıyor mu?
Elbette Kur’an’da bu ilk yaratılış anlatılıyor ama konuylailgili ayeti/ayetleri anlamada bir takım sorunlar var.
İnsanın yaratılışı ile ilgili ayetlerde geçen “NEFS-İ VAHİDE” İFADESİ YANLIŞYORUMLANIYOR. DAHA DOĞRUSU SORUN, “NEFS-İ VAHİDE” YANİ “BİR TEK NEFİS”İFADESİNİN ATAMIZ HZ. ADEM ZANNEDİLMESİNDEN KAYNAKLANIYOR!
Ne dediğim pek anlaşılmadı değil mi? Haklısınız. Bunubiraz açıklamalıyız. Bunun için de öncelikle Nisa Suresi’nin ilk ayeti üzerindebiraz durmamızı gerektiriyor. Şöyle ki:

Rabbimiz Nisa Suresi’nin 1. ayetinde İnsanlığın varoluşunuşu şekilde anlatıyor:

يَا اَيُّهَاالنَّاسُ اتَّقُوا رَبَّكُمُ الَّذٖى خَلَقَكُمْ مِنْ نَفْسٍ وَاحِدَةٍ وَخَلَقَمِنْهَا زَوْجَهَا وَبَثَّ مِنْهُمَا رِجَالًا كَثٖيرًا وَنِسَاءً وَاتَّقُوااللّٰهَ
.
"Ey insanlar! Sizi BİR TEK NEFİSTENyaratan ve ondan eşini yaratıp ikisinden de bir çok erkek ve kadınlar üretenRabbinizden korkun."
Yaratılış hikayesinin özü bu ayettir işte. Bir tekNefis'ten yaratılmak!
Nedir bu “Bir tek Nefs?”
“Nefs” kelimesi sözlükte, soluk, nefes alıp veren, ruh, can, hayat, zat, şahıs, insan, cins,hakikat, asıl, cevher, madde gibi anlamlara geliyor.
Dikkat ettiyseniz ayette “Sizi Adem’den yarattık” demiyorAllah, Nefs-i Vahide’den yarattık diyor! İlk ana hücreden yani!
Eski müfessirlerin büyük çoğunluğu bu ve benzer ayetlere,Tevrat anlatımıyla baktıkları, İsrailiyyatın etkisinden kendilerini bir türlüarındıramadıkları için zorunlu olarak “BİRTEK NEFİS’ İFADESİNİ “İLK HÜCRE, İLK CANLI” OLARAK DEĞİL DE TAMAMEN İNSANHALİNİ ALMIŞ ADEM GİBİ ANLAMIŞLAR! SONRA DA TAMAMEN İNSAN HALİNE GELMİŞ BUADEM’DEN BİR KABURGA KEMİĞİNİN ALINIP BU EĞRİ KEMİKTEN DE HAVVA’NIN YARATILDIĞIsonucunu çıkartmışlar!

Elbette art niyet aramıyorum. Asla.

Ama maalesef, uyduruk rivayetlerden sıyrılıp önyargısızolarak Kur’an’a bakılamadığı, kafalarında oluşturdukları Tevrat anlatımındankendilerini bir türlü kurtaramadıkları için bu yanlış okumalarını “Kur’an böylediyor”a tahvil etmişler. Şayet Kur’an, tarafsız, ön yargısız, ümmî bir kafaylaokunmazsa, kaçınılmaz olarak Allah’ın ne buyurduğundan daha çok, kendi önkabullerimizi görürüz Kitabullah'ın satır aralarında.
Tevrat’ın Adem Havva hikayesinden ve Hadis denenrivayetlerden ve kimi dini kitaplarda anlatılan masallardan soyutlanarak Kur’anayetlerine baktığımızda, olayın hiç de böyle gelişmediğini görmek hiç de zordeğildir.
Demem şu ki,

Ayetlerde geçenNefs-i Vahide (Bir tek nefis) İNSAN HALİNİ ALMIŞ ADEM’İ DEĞİL, ADEM VE HAVVA’YIOLUŞTURACAK OLAN İLK CANI, İLK HÜCREYİ, İLK MADDEYİ HABER VERİYOR bize!

Rabbimiz önce, Ademoğullarını oluşturacak olan ilk hücreyi(Nefs-i Vahide’yi) yaratıyor. Bir parçası ilk Adem’i (erkek) diğeri de ilkHavva’yı (dişi) oluşturacak olan bu ilk hücre ikiye bölünüyor ardından. Sonrada erkek ve dişi olarak kendi istikametinde gelişmek üzere bölünmüş bu ikihücre, yine kendi aralarında tekrar takrar bölünmeye giderek, onlarca, yüzlercebelki binlerce (sayısını Allah bilir) Ademler ve Havvaları oluşturuyor!
Bir tane Adem ve bir tane Havva değil yani. Aynı anda veyapeşi sıra olmak üzere onlarca, yüzlerce, binlerce (sayısını Rabbim bilir)Ademler ve Havvaların yaratılmasından bahsediyorum.
Maddeleyecek olursam:
A- Önce Nefs-i Vahide, yani “İlk AnaHücre” yaratılıyor. (Cinsiyet yok henüz)
B- Biri erkeği (Hz. Adem ) diğeridişiyi (Hz. Havva) oluşturmak üzere bu Ana Hücre ikiye bölünüyor.
C- Bölünen bu iki hücre de yineAdemler (ricalen) ve Havvalar’ı (nisaen) oluşturmak üzere kendi aralarındadefalarca bölünmeye gidiyorlar.
Bilmiyorum anlatabildim mi?
Bu şekilde yaratılmak, insanların ilk atasının “özelanlamdaki” Adem olmasına, bu Adem’den de Havva’nın yaratılmasına asla engeldeğildir. Netice itibariyle hepimiz, Adem’i oluşturacak olan Nefs-i Vahide’denyaratılmış oluyoruz yine… Umarım anlatabilmişimdir. (Baya zorlandım yav J )
Bu aynı zamanda şu anlama geliyor:

“HAVVA ADEM’İN KABURGASINDAN FALANDEĞİL, ADEM NEDEN HANGİ MADDEDEN YARATILDIYSA HAVVA DA AYNI ŞEYDEN, AYNI ÖZDENAYNI MADDEDEN YARATILIYOR. VE TABİİ Kİ EŞ ZAMANLI OLARAK.”

Belli ki bu ilk aşamalar eşeysiz üremeye işarettir.
Yaratılıştaki bu merhaleleri mitoz bölünme gibi de düşünebiliriz. Elbette buyaratılma aşamalarında üzerinden ne kadar zaman geçti ancak Rabbimiz bilir.
Sure ismi bile “insan” olan şu ayet, belki bu aşamaya işaret olabilir:

هَلْ اَتٰى عَلَى الْاِنْسَانِ حٖينٌ مِنَ الدَّهْرِ لَمْيَكُنْ شَيْپًا مَذْكُورًا

“İnsanın üzerinden, henüz kendisininanılan bir şey olmadığı uzun bir süre geçmedi mi?”
Kur’an – İnsan 75/1

Böylesi bir yaratılış öyküsünü anlamak hele hele günümüzdehiç de zor değildir.
Anne karnında bir tek hücrenin kendi arasında ikiye hattadörde bölünerek kız ve erkek olmak üzere nice ikizler dördüzler yaratıldığınaşahit olmuyor muyuz? Öyle ya ikizlerin, dördüzlerin de başlangıcı ana rahmindebir tek hücreden oluyor. "Aynı yumurta ikizleri, dördüzleri" deniyordeğil mi?!
Buna gücü yeten Rabbimiz “Nefs-i Vahide”yi ikiye bölüp biryandan Adem’i diğer yandan Havva’yı niye yaratamasın? Onları da kendiaralarında bölüp bölüp onlarca, yüzlerce belki binlerce Ademler ve Havvalarıniye var etmesin/edemesin???
Unutmayalım ki:

وَهُوَ بِكُلِّ خَلْقٍ عَلٖيمٌ 

“O, yaratmanın her çeşidini bilir.” Yasin 36/79
İlk yaratılışın böyle başlaması, içinden çıkılmaz pek çoksoruyu da kendiliğinden sonlandırıyor üstelik.
Özellikle de kimi ateistlerin müslümanları köşeyesıkıştırmak için sordukları “kardeşlerin birbiriyle evlenmesi nasıl oluyoryav?” türünden (kısmen haklı) kafa karıştırıcı sorularını.
Öyle ya bu din, bırakınız kardeş evliliğini sütkardeşlerle bile evliliği haram saymıyor mu?
Gerçekten de kardeş evliliği (ensest) bir çelişki değilmi?
Doğrusunu söylemek gerekirse, bu çelişkiden kurtulabilmekiçin özellikle dindar kesim hayli sıkıntı çekmiştir. Hala da çekiliyor.
Yok bilmem: “Allah bir şeye helal derse o artık helaldırgüzeldir. Başlangıçta kardeş evliliğini Rabbimiz mecburen emretmişti(!) onuniçin bunda bir beis yoktur da!” diye sözde mantıklı(!) savunmalar yaparak,veya:
“Tamam kardeşler birbiriyle evlendi(!) ama yine de aralarında çaprazlama(!) birkural vardı(!) da, yok bilmem O iş dediğiniz gibi değildi!” falan filan.
Bu tür savunmalara girmenin, kendi bacağımıza kurşunsıkmanın hiçbir anlamı yok. Bu açıklamalarım kabul görürse tabi.
Kaldı ki, kardeş evliliklerinden daha da vahim olan birşey daha var ortada:
“ Adem’in bizzat kendi parçasıyla evlendiriliyorolması!!!”
“Adem’in bizzat kendi kaburgasıyla evliliği aklınıza veahlakınıza yatıyor mu sahi???”
Bunları yeniden düşünmeliyiz.
Tekrar dönelim şu “Nefs-i Vahide” meselesine.

Ne demiştik?

“Nefs-i vahide” yani “bir tek nefis” Adem’i değil Adem dedahil tüm insanlığı oluşturacak ana hücreyi temsil ediyor demiştik.
Bunun böyle olduğuna dair başka delillerimiz var mı?
Var tabii ki.
Mesela şu ayet:

وَلَقَدْ خَلَقْنَاكُمْ ثُمَّ صَوَّرْنَاكُمْ ثُمَّ قُلْنَالِلْمَلٰئِكَةِ اسْجُدُوا لِاٰدَمَ فَسَجَدُوا اِلَّا اِبْلٖيسَ لَمْ يَكُنْ مِنَالسَّاجِدٖينَ

“Andolsun ki sizi biz yarattık. Sonra size şekil verdik. Sonra da meleklere,Âdem'e secde edin! diye emrettik. İblis'in dışındakiler secde ettiler. O secdeedenlerden olmadı.”
Araf 7/11 -12

Ne anlıyoruz bu ayetten?

Adem, melek ve İblis’ten bahsettiğine göre belli ki konuilk yaratılışla ilgili.
Ne diyor peki ayet?:

“SİZİ biz yarattık!” diyor.

Çoğul ifade kullanılıyor ayette, SİZİ diyor ayet “SİZİ yarattık.” Yani meleklere Adem’e secde edinemri verildiği, İblis’in kibirlendiği zamandan önce, yeryüzünde sadece Adem veHavva değil bir çok insanların yaratıldığını anlıyoruz bu ayetten.
Ayetteki sıralamaya dikkat etsenize:
“SİZİ biz yarattık!” (çoğul)
“Sonra SİZE şekil verdik.” (çoğul)
“SONRA da meleklere, Adem’e secde edin, dedik.”
Meleklere secde emri verildiğinde yeryüzünde bir çok insan(Ademler) var yani.

Bu aşamada şöyle bir soru aklımıza gelebilir:
Meleklerin kendisine secde edilmesi istenilen Adem kim peki?
Cevap:

Rabbimiz, yarattığı bu kadar çok Adem içinden, meleklerinkendisine secde etmeleri için atamız Adem olarak bilinen Hz. Adem’i de seçmişolabilir içlerinden.

Yahut ayetteki Adem’den kasıt, o an yaratılmış olan bütüninsanlığın Hz. Adem'in şahsında sembolize edilmesi de olabilir.
Benim vardığım sonuç işte budur.

Elbette en doğrusunu sadece Rabbim bilir… Vesselam…

Mustafa TULUKCU – 14 Temmuz 2015

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.